
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çarşamba günü genel başkanlığını yaptığı Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) grup toplantısında “Terörsüz bir Türkiye ve terörsüz bir bölge hedefine giden yolda yeni bir yol ayrımına gelindiğini” belirterek, sürecin “büyük bir hassasiyetle” ilerlediğini vurguladı.
Erdoğan, 5 Ağustos’tan bu yana Meclis’te görev yapan, tüm partileri dinleyen “Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu”nun kapsayıcı yapısına dikkat çekerek, “herkesin sorumluluk alması gerektiğini” söyleyerek hesap verme çağrısında bulundu.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin dün Salı günü yaptığı grup toplantısında, meclis komisyonundan seçilecek milletvekillerinin İmralı’ya giderek “birinci elden mesajlar” alacaklarını ve “MHP’nin bu heyete katılmaya hazır olduğunu” söyledi:
“Komisyona seçilecek milletvekillerinin İmralı’ya giderek gerekli mesajları birinci ağızdan almasıyla süreç çok daha güçlü olacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi böyle bir heyete katılmaya hazırdır.”
Bahçeli, 27 Şubat’tan itibaren silahsızlanma çağrısında bulunan PKK lideri Abdullah Öcalan’ın şu ana kadar “sözünü tuttuğunu” belirterek, “İmralı bugüne kadar sözünü tuttu ve açıklamalarının arkasında durdu. PKK’nın kurucu liderliğinin görüşleri, düşünceleri ve nihai görüşleri dikkate alınmalı. Konuyla ilgili sonuçsuz tartışmalara son verilmelidir.”
Erdoğan’dan Demirtaş’a açıklama: “Yargı ne derse saygı duyarız”
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 3 Kasım Pazartesi günü, Türkiye’nin HDP eski eşbaşkanı Selahattin Demirtaş hakkındaki kararın AİHM Büyük Daire’de yeniden değerlendirilmesi talebini reddederek, hak ihlali ve Demirtaş’ın tahliyesine ilişkin karar kesinleşti.
Parti grup toplantısı sonrası gazetecilerin Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılıp bırakılmayacağı konusundaki tartışmalara ilişkin soruya Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu ülke bir yargı ülkesidir, bu konuda yargı ne derse ona uyarız” yanıtını verdi.
MHP Lideri Bahçeli, Salı günkü grup toplantısının ardından AİHS haklarının ihlali ve Demirtaş’ın tahliye kararına ilişkin soruya şu yanıtı verdi: “Sayın Selahattin Demirtaş hukuki yollardan sonuca ulaştı. Serbest bırakılması Türkiye açısından hayırlı olacaktır.”
Bahçeli’nin bu yorumları Selahattin Demirtaş’ın tutukluluğunun dokuzuncu yılına yaklaşırken geldi. Demirtaş 4 Kasım 2016’dan bu yana cezaevinde.
AİHM şu ana kadar Demirtaş’ın tutukluluğunun hak ihlali olduğuna hükmetti (2018, 2020 ve 2025’te).
Ancak bu kararların ardından serbest bırakılması yönünde yapılan çağrılar sonuçsuz kaldı.
Son olarak Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi, AİHM’nin 8 Temmuz 2025 tarihli kararına dayanarak, kararın kesin olmadığı ve Demirtaş’ın mahkumiyet nedeniyle tutuklu olduğu gerekçesiyle talebi reddetti.
“Çatlak arayanları hayal kırıklığına uğratacağız”
Erdoğan, Cumhur İttifakı’nda “çatlak olduğu” iddiasını da reddetti.
“15 Temmuz gecesi kurulan Cumhur İttifakı’nın duvarlarında gedik açılmasına asla izin vermeyeceğiz. Aramızda çatlak ve çatlak arayanları bugüne kadar olduğu gibi hayal kırıklığına uğratmaya devam edeceğiz.”
AK Parti ile birlikte yer aldığı Cumhur İttifakı içinde siyasi anlaşmazlıklar olduğu yönündeki suçlamalara ilişkin MHP lideri Bahçeli de Salı günü benzer açıklamalarda bulunarak, ittifak içerisinde herhangi bir kriz veya görüş ayrılığının bulunmadığını söyledi.
“Cumhur İttifakı yoluna devam edecek” vurgusunu yapan Bahçeli, şunları kaydetti:
“Terörsüz bir Türkiye hedefi konusunda MHP ile Cumhur İttifakı arasında herhangi bir fikir ayrılığı ya da siyasi çekişme yok. Cumhur İttifakı’ndaki krizi sürekli takip etmeleri ne tuhaf. Çatlak var demekten yorulmadılar. Çam yapı bozuldu demekten hiç yorulmadılar. Kırılır, kırılır, biter yalanlarından asla geri durmadılar.”
“AK Parti ile aramızda bir olay değil, her iki tarafı da kuşatan, kuşatan bir gerçek var. Cumhur İttifakı yoluna devam edecektir.”
“Sertifikalar”da yeni dönem.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti grup toplantısında yaptığı konuşmada, Irak ve Suriye’ye asker gönderme yetkisinin üç yıl süreyle uzatılmasına ilişkin önergenin TBMM’de “ana muhalefetin itirazlarına rağmen büyük bir ittifakla kabul edildiğini” söyledi. Erdoğan, önergeye destek veren tüm siyasi partilere ve milletvekillerine teşekkür ederek, Türkiye’nin bölgesel barış ve güvenliğe katkı sağlamadaki rolünü vurguladı.
Cumhurbaşkanı, “Biz asla başka bir ülkenin toprağına, egemenliğine, yer altı ve yer üstü kaynaklarına gözümüz gibi bakmıyoruz. Komşularımızın egemenlik haklarına saygı duyuyoruz. Askerlerimiz uluslararası hukuk çerçevesinde nerede bulunursa bulunsun barışın, huzurun, güvenin ve istikrarın garantörü olmuştur.”
Türk Silahlı Kuvvetlerinin “nerede olursa olsun barışı, dayanışmayı ve kardeşliği savunmaya devam edeceğini” belirten Erdoğan, şöyle konuştu: “Türk bayrağı, tarih boyunca olduğu gibi dalgalandığı tüm coğrafyalarda dostlarına güven vermeye devam edecektir.”
Ana muhalefetin önergeye “hayır” oyu vermesini sert sözlerle eleştiren Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Cumhuriyetin kurucu partisi olduğunu iddia eden CHP’nin, saçma sapan argümanların arkasına saklanarak, doğrudan ülkenin ve milletin güvenliğini ilgilendiren bir konuya neden karşı çıktığı belli değil” dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i de hedef alan Erdoğan, “Sayın Özel, CHP’nin hatalarını düzeltme konusunda iyi bir sınav veremez. Ülkenin güvenliği ve dış politikasıyla ilgili konularda yerli ve milli bir duruş sergileyemez. Sokakta bağırmasını bilir ama iş sözünü desteklemeye gelince hemen arabayı tersine çevirir.”
Cumhurbaşkanı, “CHP’nin tutarsızlıklarına alışığız, dolayısıyla önergeye hayır demelerine şaşırmadık” dedi.
“2026 bütçesiyle enflasyonla mücadeleye destek vereceğiz”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2026 bütçesinin makroekonomik ve finansal istikrar programına tam uyumlu olarak hazırlandığını belirterek, “Deprem dışındaki harcamaları kontrol altına almayı, kamu açığını azaltmayı ve enflasyonla mücadele sürecine destek olmayı hedefliyoruz.”
Erdoğan, 2026 bütçesinde giderlerin 18 trilyon 929 milyar lira, gelirlerin ise 16 trilyon 216 milyar lira olacağını açıkladı.
“Deprem nedeniyle yaşanan artışın ardından bütçe açığını hükümetimizin döneminin ortalama seviyesine yaklaştırıyoruz” diyen Cumhurbaşkanı, sosyal yardım bütçesinin bütçenin yüzde 4,8’ine tekabül eden 917 milyar liraya çıkarıldığını kaydetti.
Aile, kadın ve çocuk programlarına ayrılan payda önemli artışlar olacağını vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu: “Aile programının korunmasına ve güçlendirilmesine yüzde 30’un üzerinde, çocukların korunması ve geliştirilmesine yüzde 34’ün üzerinde, kadının güçlendirilmesi programına ise yüzde 35’in üzerinde kaynak ayırıyoruz.
Cumhurbaşkanı ayrıca tarım sektörüne 190 milyar lira yatırım yardımı, gayrimenkul sektörüne ise 493 milyar lira destek verileceğini duyurdu.
Enerji desteklerinin sürdüğünü belirten Erdoğan, şöyle konuştu: “Vatandaşlarımızın elektriği ve doğalgazı daha ekonomik kullanabilmesi için 2026 bütçesinde 373 milyar liralık kaynak öngörüyoruz. Devletimiz şu anda konut abonelerine doğalgazda yüzde 43, düşük elektrikte ise yüzde 57 destek veriyor.”
Eğitimi “öncelikli konu” olarak nitelendiren Erdoğan, 2026 yılı eğitim bütçesinin 2 trilyon 896 milyar liraya çıkarıldığını söyledi.
“Kaynaklarımızı çıkarlara değil millete yönlendirdik”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti grup toplantısında yaptığı konuşmada, son 23 yılda kamu kaynaklarının “çıkar için değil, milletin hizmeti için” aktarıldığını vurguladı.
Kamu borç stokunun makul seviyelere ve Avrupa Birliği ortalamasının altına indirildiğini belirten Erdoğan, şöyle konuştu: “Faiz giderlerinin bütçe harcamaları içindeki payı 2002 yılında yüzde 43,2 iken 2026 bütçesinde bu oran yüzde 14,5 seviyesinde kalıyor.”
Faiz giderlerinin milli gelir içindeki payının hızla düştüğünü vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu: “2002’de yüzde 14,3 olan faiz giderlerinin gayri safi yurt içi hasılaya oranı, 2026’da yüzde 3,5’e düşecek. 2002’de toplanan 100 lira verginin 85,7 lirası faize giderken, 2026’da bu miktar 19,9 liraya düşecek”. Düşmesini bekliyoruz dedi.
Erdoğan, 2026 bütçesinin 29 milyar lira faiz dışı fazla vermesinin beklendiğini belirterek, “Bu tablo mali disiplinimizin ve kaynak yönetimindeki kararlılığımızın açık göstergesidir.”
