ABD’de devam eden resesyon ve enflasyon ikileminin yerini yavaş yavaş resesyon endişesine bırakması beklenirken, bugünkü enflasyon verileri, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) enflasyonla mücadelede attığı şahin adımların etkilerinin görülmesi açısından da ehemmiyet taşıyor.
Enflasyonun beklentilerden sapması durumunda varlık fiyatlarında oynaklığın artacağı tahmin edilirken, gelecek dönem para politikasına ilişkin beklentilerin de bugünkü enflasyon verileriyle tekrardan şekillenmesi planlanıyor.
Analistler, ülkede Tüketici Fiyat Endeksi’ndeki (TÜFE) senelik artışın aralıkta yüzde 7,1’den yüzde 6,5’e yavaşlamasının öngörüldüğünü kaydetti.
Dün, ABD’nin mühim bankalarından Wells Fargo’nun açıklamış olduğu raporda ise enflasyonun yıl sonunda yüzde 2,2 düzeyine inebileceği ve hisse piyasalarının geçen yılki kayıplarını telafi edebileceği ifade edildi.
FAİZDE 25 BAZ PUAN ARTIŞ BEKLENİYOR
Öte taraftan, geçen hafta açıklanan iş gücü verilerinin alt kalemleri enflasyonist baskıların güç kaybetmeye başladığını gösterirken, para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed’in şubatta 25 baz puanlık faiz artışı ihtimali yüzde 77 seviyesinde bulunuyor.
Mart’taki görüşmede da 25 baz puanlık faiz artışına gidileceğine yönelik beklentiler öne çıksa da, bugün açıklanacak verilerin peşinden söz mevzusu fiyatlamalardaki değişimler de piyasaların yönü üstünde etkili olacak.
Analistler, Fed’in şubat toplantısıyla beraber 8. kez faiz artırmış olacağını kaydederek, piyasalarda yavaşlayan enflasyonla beraber Fed’in faiz artışlarına ara verebileceğine yönelik beklentilerin güç kazanmasının ihtimaller içinde bulunduğunu dile getirdi.
Emtia tarafında da hareketlilik devam ederken, Çin’de ekonomik aktiviteye ilişkin pozitif beklentilerle bakırın libresi dün yüzde 3,3 kıymet kazancıyla 4,07 dolardan kapanmasının peşinden yeni güne yatay başladı.
ABD’de 19 milyon varil artan petrol stoklarına rağmen Fed’in şahin politikalarında sona gelindiği ve ekonomik aktivitenin kuvvetli kalacağı öngörüleriyle dün yüzde 3,7 artan Brent petrolün varil fiyatı, yeni günde önceki kapanışın yüzde 0,2 altında 82,8 dolardan işlem görüyor.
Altının ons fiyatı ise enflasyonun yavaşlayacağı ve Fed’in faiz artışlarında sona yaklaşıldığına yönelik beklentilerle yükseliş trendini sürdürürken, 1.885 dolarla son 8 ayın zirvesine yakın seyrediyor.
Bu gelişmelerle dün New York borsasında S&P 500 endeksi yüzde 1,28, Nasdaq endeksi yüzde 1,76 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,80 terfi etti. ABD’de endeks vadeli kontratlar yeni güne ise karışık seyirle başladı.
AVRUPA’DA RİSK İŞTAHI ARTTI
Avrupa borsalarında da dün alış ağırlıklı bir seyir izlenirken, endeks vadeli kontratlardaki fiyatlamalarda yatırımcıların risk iştahının yeni güne de taşındığı görünüyor.
Bölgede yarın yoğunlaşacak makroekonomik veri takvimi ehemmiyet arz ederken, açıklanan son enflasyon verileriyle Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) siyaset alanı mühim oranda rahatlamıştı.
Dün İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,40, Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 1,17, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,80 ve İtalya’da MIB 30 endeksi yüzde 0,72 kıymet kazanmıştır. Avrupa’da endeks vadeli kontratlar yeni güne de alıcılı başladı.
ASYA BORSALARINDA YATAY SEYİR
Asya tarafında ise, bugün açıklanan verilere gore Çin’de TÜFE senelik bazda yüzde 1,8 artarken, Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) yüzde 0,7 geriledi.
Çin’in, hafta sonu ülke sınırlarını açarak, Kovid-19 karantina önlemlerini kaldırması sonrası Japon hükümeti, Çin vatandaşlarına virüs testi zorunluluğu getirdi.
Buna karşılık Pekin yönetimi, Çin vatandaşlarına yönelik getirilen kontrol zorunluluğunu gerekçe göstererek, Japon vatandaşlarına vize işlemlerini geçici durdurdu. Japon hükümeti, Çin’in Japon vatandaşlarına vize vermeyi geçici durdurması kararını protesto edip karardan geri dönülmesi çağrısı yapmış oldu.
Söz mevzusu gelişmelerle kapanışa yakın Japonya’da Nikkei 225 endeksi yatay seyrederken Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,2, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 0,3 ve Cenup Kore’de Kospi endeksi yüzde 0,5 terfi etti.